Elektronik Haberleşmede Kişisel Gizlilik

Kişisel Gizlilik ve Elektronik Haberleşme Direktifi, kullanılan teknolojiye bakmaksızın kamuya açık şebekeler üzerinden gerçekleştirilen tüm haberleşmelerde yüksek düzeyde gizlilik sağlanmasının temin edilmesi amacına yönelik olarak daha eski AB direktifleri üzerine kuruldu. Tüm haberleşme yöntemleri gizliliği garanti etmek zorunda.

Kişisel verilerin suiistimal edilmesi veya kötüye kullanılması, toplumda her geçen gün artan bir endişe teşkil ediyor. Avrupa’da kişisel gizlilik hakkı Avrupa İnsan Hakları ve Temel Özgürlükler Sözleşmesi’nde güvence altına alınmıştır. Sözleşmenin prensipleri kişisel verilerin korunması amacına yönelik olarak veri koruma ile ilgili AB mevzuatı da dahil olmak üzere yasal düzenleme çerçevesinin temelini teşkil ediyor.

Toplum Koruması

Direktif, bireylerin gizlilik hakkını teminat altına alan uygulanabilir bir hukuki çerçeve belirliyor. Bunu, kişisel verileri işleyen ve bilgi işlem dizayn ve kullanımı esnasında kullanan tüm kuruluşların (devlet kurumları ve işletmeler dahil) uyması gereken önlemler belirleyerek gerçekleştiriyor.

Direktif ayrıca aşağıdakiler ile ilgili hükümler de dahil olmak üzere kişisel verilerin işlenmesi ve kişisel gizliliğin korunmasını kapsıyor:

Verilerin bir kuruluş tarafından saklanması ve işlenmesine izin veren temel kriter, verilerini sağlayan bireyin geçerli muvafakatidir. Direktif Avrupa’da halka açık şebekelerde dolaşan tüm verileri kapsamakta ve bu nedenle AB dışından kaynaklanan tüm veri veya hizmetleri de içine almaktadır.

Ayrıca her türlü elektronik haberleşmede verilerin saklanması hakkındaki yeni bir Tebliğ, bu gibi kuruluşların bu tür verileri sınırlı bir süreden daha uzun bir süre saklamamasını temin etmektedir.

Yer ve zaman

Haberleşmelerimizin içeriğini teşkil eden kişisel verilere ilave olarak, telekomünikasyon şebekelerini fiili olarak kullanmamız da ‘dijital iz’ bırakmaya eşdeğer ilave kişisel veriler üretir.

Bahse konu trafik verileri haberleşme faaliyetlerini tanımlar ve hizmetlerin etkin bir biçimde verilmesi için gereklidir. Ancak bunlar aynı zamanda bir kişinin yaşam biçimi ve faaliyetleri hakkında detaylı bilgi edinmek için kullanılabilecek hassas verilerdir. Kişisel Gizlilik ve Elektronik Haberleşme Direktifi bu tür bilgilerin yalnızca faturalama amacına yönelik olarak gerekli olduğu kadarının saklanmasını öngörmektedir. Bu kurala istisna teşkil eden durumlar tüketicinin bu bilgilerin pazarlama veya katma değerli hizmetler için kullanılmasına açık muvafakat göstermesi ya da ilgili ulusal mevzuata uygun olarak bir suç ile ilişkili tahkikat yürüten polis veya emniyet güçlerinin geçerli talebidir.

Bir haberleşme hizmeti kullanılırken konum verileri de üretilebilir. Mobil uygulamalarında üretilen konum verileri aynı şekilde kişilerin gözetim altında bulundurulmasına yönelik etkili bir yöntem olarak kullanılabilir. Direktif, bu tür verilerin yalnızca abonenin muvafakatiyle saklanmasını ve abonenin konum bazlı bir hizmete abone olması halinde dahi, izleme hizmetini engelleme imkanına sahip olması gerektiğini öngörmektedir. Aynı şekilde acil durumlarda ve emniyet yetkilileri için istisnalar yapılabilir.